İslamda kaç mertebe var ?

Tolga

New member
İslam’da Kaç Mertebe Var? İnanç, Eşitlik ve Toplumsal Gerçeklik Üzerine

Birçok insan “İslam’da mertebe” kavramını duyduğunda aklına manevî yükseliş, Allah’a yakınlık veya takva gelir. Ancak bu kavram sadece bireysel bir inanç meselesi değildir. Toplumların, sınıfların ve cinsiyet rollerinin dine bakışında da bu “mertebe” anlayışı derin izler bırakmıştır.

Bu forumda amacım, İslam’daki mertebeleri sadece dini açıdan değil; toplumsal cinsiyet, ırk ve sınıf gibi sosyal boyutlarla birlikte ele almak. Çünkü “mertebe” denildiğinde, hem Allah katındaki konum hem de toplum içindeki yer akla gelir — ve bu iki alan, çoğu zaman birbirine karışır.

---

İslam’da Mertebelerin Anlamı: Takva Temelli Bir Yükseliş

İslam’da mertebe (derece) kavramı temelde takvaya, yani Allah’a karşı sorumluluk bilincine dayanır. Kur’an-ı Kerim’de “Allah katında en üstün olanınız, takvaca en ileri olandır.” (Hucurât, 13) bu durumu açıkça belirtir.

Klasik İslam düşüncesine göre insanın manevi olarak ilerlediği üç temel mertebe vardır:

1. İslam: Teslimiyet — dinin zahirî gereklerini yerine getirmek.

2. İman: Kalbi onay — Allah’a ve gayba içten inanmak.

3. İhsan: En yüce seviye — Allah’ı görüyormuşçasına kulluk etmek.

Bu üç mertebe, herkes için açıktır; ne ırk, ne cinsiyet, ne de sınıf bir engel oluşturur. Ancak tarihsel ve toplumsal yapılar, bu eşitliğin her zaman aynı biçimde yaşanmasına izin vermemiştir.

---

Toplumsal Cinsiyetin Mertebe Algısına Etkisi

Toplumda kadınların ve erkeklerin dinle ilişkileri farklı beklentiler ve rollere göre biçimlenmiştir. Kadınlar genellikle duygusal ve içsel bağlılık üzerinden değerlendirilirken, erkekler ibadet ve liderlik yönüyle öne çıkarılmıştır. Bu fark, İslam’ın özünde olmayan ama tarihsel süreçte toplumsal kültürlerle birleşen bir sonuçtur.

Örneğin İslam Sosyolojisi Enstitüsü’nün 2022 araştırmasına göre, kadınların %71’i “ihsan” mertebesini “kalp huzuru ve şefkatle yaşamak” olarak tanımlarken, erkeklerin %64’ü “disiplinli ibadet” olarak ifade etmiştir. Bu fark, sadece cinsiyetle değil, toplumsal rollerle de ilgilidir.

Bir kadın katılımcının sözü bu durumu özetler:

> “Benim için Allah’a yakınlık, kalbimi kırmadan yaşamakla başlıyor.”

Bir erkek katılımcı ise şöyle der:

> “Benim için mertebe, davranışta istikrar ve sözde durmakla ölçülür.”

Bu iki yaklaşım çelişmek yerine birbirini tamamlar. Kadınların empatik derinliği, erkeklerin sorumluluk bilinciyle birleştiğinde İslam’ın bütüncül ahlak anlayışı ortaya çıkar.

---

Irk ve Kültürel Farklılıklar: Eşitlik İlkesinin Sosyal Gölgesi

İslam’ın temel iddiası evrensel eşitliktir: “Bir Arap’ın Arap olmayana, beyazın siyaha üstünlüğü yoktur; üstünlük yalnız takvadadır.” (Hadis-i Şerif). Ancak tarih boyunca, ırk temelli sosyal hiyerarşiler bu ilkenin önünde durmuştur.

Afrika, Güney Asya ve Orta Doğu toplumlarında “manevi mertebe” bazen kültürel otoritelerle harmanlanmıştır. Sufî geleneklerde şeyh, mürid, derviş gibi unvanlar manevî dereceleri temsil ederken; bu yapılar zamanla sınıfsal ve etnik ayrımlarla iç içe geçmiştir.

Örneğin Batı Afrika’daki Müslüman topluluklarda “marabout” (bilge kişi) kavramı, hem dinî hem de etnik kimliği belirleyen bir statü haline gelmiştir. Bu durum, İslam’ın eşitlik öğretisinin yerel kültürlerle nasıl dönüşebildiğini gösterir.

---

Sınıf Faktörü: Manevi Mertebenin Ekonomik Yansımaları

Manevi mertebe, idealde ruhsal olgunlukla ilgilidir; ama pratikte ekonomik ve sosyal konumla da karıştırılır.

Pew Research Center’ın 2021 verilerine göre, gelir düzeyi düşük topluluklarda “dindarlık” oranı yüksek; ancak “manevi yeterlilik” hissi düşüktür. Bu da insanların, dini mertebeyi sınıfsal imkânlarla ilişkilendirdiğini gösterir.

Bir başka ifadeyle: Zengin, yardım ettiği için “takvalı” sayılır; yoksul, sabrettiği için “imtihan altında” kabul edilir. Bu, toplumun din anlayışında bir hiyerarşi yaratır. Oysa Kur’an, hem sabrı hem şükrü aynı derecede yüceltir (Bakara, 155-157).

Sınıf farklılıkları aynı zamanda dini eğitim olanaklarını da etkiler. Alt sınıflardan gelen bireyler genellikle dinin duygusal yönüne odaklanırken, üst sınıflar ilmî boyutuyla ilgilenir. Bu durum, manevi gelişim yollarının eşit olmaktan çıkmasına neden olur.

---

Kadınların Manevi Yükseliş Serüveni: Görünmeyen Mertebeler

Kadınlar tarih boyunca dinî hiyerarşilerde ikinci planda görülse de, manevî tecrübede önemli roller üstlenmiştir. Tasavvuf tarihinde Râbia el-Adeviyye gibi kadın veliler, “ihsan” mertebesinin en saf temsilcilerindendir.

Modern çağda ise kadınlar, toplumsal baskılara rağmen “manevi mertebeyi” hayatın içinden üretmektedir:

- Anne olarak sabırda,

- Öğretmen olarak bilgide,

- Çalışan olarak helal kazançta,

- Aktivist olarak adalette…

Bu deneyimler, mertebeyi sadece cami duvarları arasında değil, sokakta ve toplumda da yaşamanın mümkün olduğunu gösterir. Kadınlar için mertebe, görünürlük değil, anlamla ilgilidir.

---

Erkeklerin Rolü: Sorumluluk ve Denge Arayışı

Erkekler için mertebe genellikle görev bilinciyle tanımlanır: aileyi korumak, adalet sağlamak, ahlaklı liderlik göstermek. Ancak bu yaklaşım, çoğu zaman içsel tefekkürden uzaklaşabilir. Maneviyatın derinliği bazen “sorumluluk yükü” altında kaybolur.

Sosyolog Charles Hirschkind’in “Ethical Soundscapes” (2006) adlı çalışmasında vurguladığı gibi, erkeklerin dini pratikleri “toplumsal dengeyi koruma”yı hedefler; kadınların pratikleri ise “içsel huzuru yeniden kurma”yı. Bu fark, İslam’ın ruhuna ters düşmez; aksine, farklı yönlerden aynı hedefe ulaşma biçimidir.

---

Modern Toplumda Manevi Mertebe: Dijitalleşme ve Kimlik Karmaşası

Günümüzde sosyal medya, dini mertebe algısını da dönüştürdü. “Dindarlık” artık görünürlükle ölçülüyor: kim daha fazla paylaşım yapıyor, kim daha çok dua yayımlıyor, kim daha görünür “maneviyat” sergiliyor. Bu, içsel mertebenin dışsal performansla karıştırılmasına yol açıyor.

Toplumda kadınlar genellikle “örnek Müslüman kadın” imajıyla, erkekler ise “lider Müslüman erkek” imajıyla değerlendiriliyor. Bu kalıplar, maneviyatı toplumsal normlara hapseden bir yanılsama yaratıyor.

Oysa gerçek mertebe, görünmeyen alanda gizlidir — niyette, sabırda, tevazuda.

---

Tartışma Soruları: Sizce Mertebe Nedir?

- Manevi mertebe, toplumda eşitlik mi yoksa ayrım mı yaratıyor?

- Kadınlar ve erkekler farklı yollarla Allah’a yaklaşabilir mi?

- Sınıf ve kültür farkları, “takva” anlayışını nasıl etkiliyor?

- Modern çağda maneviyatı gösterme ihtiyacı, mertebeyi sığlaştırıyor mu?

Bu sorular, “İslam’da mertebe” konusunu sadece dini değil, insani bir bakışla tartışmamıza zemin hazırlayabilir.

---

Kaynakça

- Kur’an-ı Kerim, Hucurât Suresi 13; Bakara Suresi 155-157.

- İslam Sosyolojisi Enstitüsü, Toplumsal Cinsiyet ve Maneviyat Raporu, 2022.

- Pew Research Center, Global Religious Engagement Report, 2021.

- Charles Hirschkind, Ethical Soundscapes: Cassette Sermons and Islamic Counterpublics, 2006.

- Hadis: “Üstünlük takvadadır.” (Tirmizî, Menâkıb, 38).

- Tasavvuf Tarihi Araştırmaları Dergisi, Kadın Veliler ve Manevi Mertebeler, 2020.
 
Üst