Binali Yıldırım: Her şeyi yönetirsiniz lakin meçhullüğü yönetemezsiniz, iktisatta belirsizlik var
Yıldırım, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde, “Türkiye’nin Aksakalı Gençlerle Buluşuyor” programına katıldı.
Soru yanıt formunda gerçekleşen programda, ömrünü, yaşadıklarını ve anılarını anlatan Yıldırım, konuşmasında, yapılan projelerden bahsederek son 20 yılda 28 bin 500 kilometre bölünmüş yol yaptıklarını söylemiş oldu.
Yıldırım, 1923’ten 2003’e kadar yapılan bölünmüş yol ölçüsünün 6 bin 100 kilometre olduğunu belirterek, “Bu yollar yardımıyla trafik kazalarında mevt sayısında yüzde 73 azalma oldu. Sayıya vurursak son 15 yılda trafik kazalarında 12 bin vatandaşımızın bu yollar ölmemesine vesile oldu. Ayrıyeten fazlaca büyük bir yakıt tasarrufu oldu. Bunun da mali bedeli milyarlarla ölçülüyor. Karbondioksit ölçüsünde da yıllık 5 milyon ton azalma oldu. Bunlar medeniyet ölçüsü. Şu anda Türkiye’nin yol standardı Almanya ile birebir. Balkan ve Avrupa ülkelerinin yol standardı bizimkinin altında. Bu hoş bir şey.” dedi.
‘Amacımız Kafkaslar’da, Orta Asya’da ve Balkanlar’da bir birlik oluşturmak’
Yıldırım, Aksakallar Konsebir daha Türkiye’nin Aksakalı olarak atanması sorusuyla ilgili olarak şunları lisana getirdi:
“Amacımız Kafkaslar’da, Orta Asya’da ve Balkanlar’da bir birlik oluşturmak. Bu birliğin hedefi ülkeler içindeki kültürel geçişleri, lisan ve iş birliğini geliştirmek. Malum bu devletlerin birçoğu 1920-1991 içinde Sovyetler Birliği bünyesinde kaldı, lisanlarını ve alfabelerini değiştirmek zorunda kaldılar. Türk devletleriyiz fakat birbirimizle anlaşamıyoruz. Bu 7 ülkenin nüfusu 160 milyon, toplam ihracatı 450 milyar, gayri safi ulusal hasılası 1,5 trilyon dolar. Bu birlik dünyanın 13. büyük iktisadı lakin kendi ortalarındaki ticaret 20 milyar dolar kadar. Çok lakin fazlaca küçük bir hisse. Maksat birbirleri ile ticaretlerinin artırılması, ortak refahın yükseltilmesi, kültürel etkileşimin sağlanması, ticaretin, nakliyatın ve güç güvenliğinin önündeki pürüzlerin azaltılması, ortak savunma konseptinin geliştirilmesi, komşu coğrafyalarla güzel bağların tesis edilmesi. Burada da başat rol Türkiye.”
Marmaray Projesi’nden bahseden Yıldırım, “Marmaray dünyanın en büyük projesi. Marmaray’ın öyküsü 150 yıl öncesine gidiyor. Sultan Abdülmecit’in hayali, Sultan Abdülhamid’in proje verip yaptırdığı lakin hayata geçiremediği bir proje. 100 yıl daha sonra Recep Tayyip Erdoğan ve grubu olarak bize yani onun torunlarına nasip oldu. bu biçimde bir projeyi hayata geçirdik. Ülkemiz ve milletimiz ismine gurur verici bir proje. O proje artık iki kıtayı birbirine bağlıyor ve 66 metreyle deniz altında yapılan en derin tünel. çabucak sonrasında Avrasya’yı yaptık 106 metreyle ve rekor ona geçti. En derin tünel Marmaray’dan evvel 44 metreyle Amerika’daydı. Artık 106 metreyle Avrasya var. Marmaray’ın açıldığı günden beri 800 milyonun üzerinde yolcu taşındı. Orası olmasaydı İstanbul’un trafiğini hayal edin.” diye konuştu.
Yıldırım, Kovid-19’la ilgili belirsizliğin devam ettiğini, Avrupa ülkelerinde kısıtlamaların bir daha geldiğini ve protestoların olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
“Belirsizlik en makûs şeydir. Her şeyi yönetirsiniz fakat meçhullüğü yönetemezsiniz. İktisatta de belirsizlik var, tedarik zincirinde bozulma oldu, arz talep istikrarı bozuldu, enflasyon bilmeyen ülkeler enflasyonla tanıştı. Bu Kovid-19 daha sonrası dünyanın nereye gideceğini şu anda hiç kimse hesap edemiyor. Bu belirsizlik her ülkeyi fazlaca olumsuz etkiliyor ve bunun da epeyce büyük bedelleri oluyor. Bunun acılarını ve tahribatını aslında bu beladan büsbütün insanlık kurtulduğunda daha uygun anlayacağız. Bu manada Türkiye âlâ bir imtihan veriyor ve düzgün imtihan veren ülkeler içindeyız. Şu anda 50 milyonun üzerinde aşılama yaptık ve hepsinden değerlisi vaktiyle yaptığımız Kent Hastaneleri ötürüsıyla ağır bakım ismine büyük problemler yaşamadık. Türkiye, Kovid-19 sürecini en âlâ yöneten 5 ülkeden birisi.”
Yıldırım, siyasi hayatında keşke yapmasaydım dediği bir şeyin olmadığını, keşke şunu da yapsaydım dediği şeyler olduğunu, planladıkları ve hayal ettikleri her işi hayata geçirdiklerini aktardı.
Meçhullüğü direktörün imkansız olduğuna dikkati çeken Yıldırım, kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Ben size epey toz pembe şeyler söyleyebilirim, ben muhalefet partisi mensubu değilim. Benim sırtımda yük var. Onlar her şeyi söyleyebilir ancak bizim bu biçimde bir bahtımız yok. Zira söylemiş olduğimiz her şey ya ileride hayal kırıklığı olarak yansıyacak ya da sizi keyifli edecek. Bu pandeminin verdiği belirsizlik devam ettiği surece Türkiye’de dahil hiç bir ülke geleceğe yönelik sağlıklı plan yapamaz. Bizim önümüzdeki iki yıl amacımız insanımızın bu global dalgalanma, gerek döviz dalgalanması gerek tedarik zincirinin bozulmasından kaynaklanan girdi maliyetlerinin, petrolün ve üretim maliyetlerinin artmasından kaynaklı artırımların yükünü hafifçeletecek önlemleri artıracağız. Kısa vadede bunu yapacağız. Bunu eldeki imkanları azami oranda kullanarak sağlayacağız. Bir yandan da insanımız ve ülkemiz için öncelikli projelerimiz yapmaya devam edeceğiz.”
Programa, Vali Mehmet Makas, 3. Ordu Kumandanı Korgeneral Yavuz Türkgenci, AK Parti Erzincan Milletvekilleri Süleyman Karaman ve Burhan Çakır, Belediye Lideri Bekir Aksun, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, kurum müdürleri ve hayli sayıda öğrenci katıldı.
Programın akabinde Yıldırım, üniversite öğrencileriyle Galatasaray-Fenerbahçe derbisini izledi.
Alıntıdır
Yıldırım, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde, “Türkiye’nin Aksakalı Gençlerle Buluşuyor” programına katıldı.
Soru yanıt formunda gerçekleşen programda, ömrünü, yaşadıklarını ve anılarını anlatan Yıldırım, konuşmasında, yapılan projelerden bahsederek son 20 yılda 28 bin 500 kilometre bölünmüş yol yaptıklarını söylemiş oldu.
Yıldırım, 1923’ten 2003’e kadar yapılan bölünmüş yol ölçüsünün 6 bin 100 kilometre olduğunu belirterek, “Bu yollar yardımıyla trafik kazalarında mevt sayısında yüzde 73 azalma oldu. Sayıya vurursak son 15 yılda trafik kazalarında 12 bin vatandaşımızın bu yollar ölmemesine vesile oldu. Ayrıyeten fazlaca büyük bir yakıt tasarrufu oldu. Bunun da mali bedeli milyarlarla ölçülüyor. Karbondioksit ölçüsünde da yıllık 5 milyon ton azalma oldu. Bunlar medeniyet ölçüsü. Şu anda Türkiye’nin yol standardı Almanya ile birebir. Balkan ve Avrupa ülkelerinin yol standardı bizimkinin altında. Bu hoş bir şey.” dedi.
‘Amacımız Kafkaslar’da, Orta Asya’da ve Balkanlar’da bir birlik oluşturmak’
Yıldırım, Aksakallar Konsebir daha Türkiye’nin Aksakalı olarak atanması sorusuyla ilgili olarak şunları lisana getirdi:
“Amacımız Kafkaslar’da, Orta Asya’da ve Balkanlar’da bir birlik oluşturmak. Bu birliğin hedefi ülkeler içindeki kültürel geçişleri, lisan ve iş birliğini geliştirmek. Malum bu devletlerin birçoğu 1920-1991 içinde Sovyetler Birliği bünyesinde kaldı, lisanlarını ve alfabelerini değiştirmek zorunda kaldılar. Türk devletleriyiz fakat birbirimizle anlaşamıyoruz. Bu 7 ülkenin nüfusu 160 milyon, toplam ihracatı 450 milyar, gayri safi ulusal hasılası 1,5 trilyon dolar. Bu birlik dünyanın 13. büyük iktisadı lakin kendi ortalarındaki ticaret 20 milyar dolar kadar. Çok lakin fazlaca küçük bir hisse. Maksat birbirleri ile ticaretlerinin artırılması, ortak refahın yükseltilmesi, kültürel etkileşimin sağlanması, ticaretin, nakliyatın ve güç güvenliğinin önündeki pürüzlerin azaltılması, ortak savunma konseptinin geliştirilmesi, komşu coğrafyalarla güzel bağların tesis edilmesi. Burada da başat rol Türkiye.”
Marmaray Projesi’nden bahseden Yıldırım, “Marmaray dünyanın en büyük projesi. Marmaray’ın öyküsü 150 yıl öncesine gidiyor. Sultan Abdülmecit’in hayali, Sultan Abdülhamid’in proje verip yaptırdığı lakin hayata geçiremediği bir proje. 100 yıl daha sonra Recep Tayyip Erdoğan ve grubu olarak bize yani onun torunlarına nasip oldu. bu biçimde bir projeyi hayata geçirdik. Ülkemiz ve milletimiz ismine gurur verici bir proje. O proje artık iki kıtayı birbirine bağlıyor ve 66 metreyle deniz altında yapılan en derin tünel. çabucak sonrasında Avrasya’yı yaptık 106 metreyle ve rekor ona geçti. En derin tünel Marmaray’dan evvel 44 metreyle Amerika’daydı. Artık 106 metreyle Avrasya var. Marmaray’ın açıldığı günden beri 800 milyonun üzerinde yolcu taşındı. Orası olmasaydı İstanbul’un trafiğini hayal edin.” diye konuştu.
Yıldırım, Kovid-19’la ilgili belirsizliğin devam ettiğini, Avrupa ülkelerinde kısıtlamaların bir daha geldiğini ve protestoların olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
“Belirsizlik en makûs şeydir. Her şeyi yönetirsiniz fakat meçhullüğü yönetemezsiniz. İktisatta de belirsizlik var, tedarik zincirinde bozulma oldu, arz talep istikrarı bozuldu, enflasyon bilmeyen ülkeler enflasyonla tanıştı. Bu Kovid-19 daha sonrası dünyanın nereye gideceğini şu anda hiç kimse hesap edemiyor. Bu belirsizlik her ülkeyi fazlaca olumsuz etkiliyor ve bunun da epeyce büyük bedelleri oluyor. Bunun acılarını ve tahribatını aslında bu beladan büsbütün insanlık kurtulduğunda daha uygun anlayacağız. Bu manada Türkiye âlâ bir imtihan veriyor ve düzgün imtihan veren ülkeler içindeyız. Şu anda 50 milyonun üzerinde aşılama yaptık ve hepsinden değerlisi vaktiyle yaptığımız Kent Hastaneleri ötürüsıyla ağır bakım ismine büyük problemler yaşamadık. Türkiye, Kovid-19 sürecini en âlâ yöneten 5 ülkeden birisi.”
Yıldırım, siyasi hayatında keşke yapmasaydım dediği bir şeyin olmadığını, keşke şunu da yapsaydım dediği şeyler olduğunu, planladıkları ve hayal ettikleri her işi hayata geçirdiklerini aktardı.
Meçhullüğü direktörün imkansız olduğuna dikkati çeken Yıldırım, kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Ben size epey toz pembe şeyler söyleyebilirim, ben muhalefet partisi mensubu değilim. Benim sırtımda yük var. Onlar her şeyi söyleyebilir ancak bizim bu biçimde bir bahtımız yok. Zira söylemiş olduğimiz her şey ya ileride hayal kırıklığı olarak yansıyacak ya da sizi keyifli edecek. Bu pandeminin verdiği belirsizlik devam ettiği surece Türkiye’de dahil hiç bir ülke geleceğe yönelik sağlıklı plan yapamaz. Bizim önümüzdeki iki yıl amacımız insanımızın bu global dalgalanma, gerek döviz dalgalanması gerek tedarik zincirinin bozulmasından kaynaklanan girdi maliyetlerinin, petrolün ve üretim maliyetlerinin artmasından kaynaklı artırımların yükünü hafifçeletecek önlemleri artıracağız. Kısa vadede bunu yapacağız. Bunu eldeki imkanları azami oranda kullanarak sağlayacağız. Bir yandan da insanımız ve ülkemiz için öncelikli projelerimiz yapmaya devam edeceğiz.”
Programa, Vali Mehmet Makas, 3. Ordu Kumandanı Korgeneral Yavuz Türkgenci, AK Parti Erzincan Milletvekilleri Süleyman Karaman ve Burhan Çakır, Belediye Lideri Bekir Aksun, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, kurum müdürleri ve hayli sayıda öğrenci katıldı.
Programın akabinde Yıldırım, üniversite öğrencileriyle Galatasaray-Fenerbahçe derbisini izledi.
Alıntıdır