AK Partili Çelik’ten Akşener’e: Teröristbaşının mahpustan çıkarılacağını söylemek iftira siyasetidir
AK Parti Sözcüsü Çelik, GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener’in dünkü küme toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik sarf ettiği “İmralı’dakini çıkarmanın peşindeysen orada duracaksın” kelamlarına reaksiyon gösterdi.
Çelik, bu sözleri kınadıklarını belirterek, kabul edilemez olduğunu tabir etti.
“Teröristbaşının mahpustan çıkarılacağını söylemek iftira siyasetidir” diyen Çelik, şu sözleri kullandı:
Bu yaklaşım her türlü siyasi pahanın çiğnenmesi demektir. bu türlü hem Cumhurbaşkanlığı makamına tıpkı vakitte Türk adaletine iftira atmak bir siyaset yapma biçimi değildir.
Cumhurbaşkanımız gerek başbakanlığı devrinde gerekse artık devletimizin başı olarak teröre karşı en kuvvetli uğraşın verilmesinin ardındaki iradedir. İnsanlığın ve milletimizin düşmanı teröre karşı en kuvvetli ve odunsuz uğraş Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sürmektedir.
Sn Akşener’in “teröristbaşının özgür bırakılacağını” tez edip, akabinde Cumhurbaşkanımıza ve Cumhur ittifakına saldırması ise siyasi iftiradan diğer birşey değildir. Devletin başına bu türlü iftira atmak, en temel siyasi ahlak unsurlarına karşıttır.
Herkes Cumhurbaşkanımızın terörle çaba iradesinin, ne teröre ne de teröristlerin başlarına geçit vermeyeceğini bilir. Cumhur ittifakı bu bu hususta tavizsizdir. Bunun haricinde birşeyi tez etmek yalnızca ve yalnızca siyasi iftiradır.
Muhalefet, Türkiye gündemini temelsiz argümanlarla işgal etmeye son vermeli, Terörle çaba namına bir ciddiyet gösterecekse evvela sağını solunu denetim etmelidir. İttifaklarında PKK/PYD/YPG’nin terör örgütü olduğunu kabul etmeyen kaç kişi var yeterli saymalıdırlar.
Temelsiz savlar yaymak, olmayan birşeyden varmış üzere bahsetmek yalnızca terör örgütünün kara propagandasına gereç sağlamaya fayda. Bu da terörle uğraş konusunda basiretsizlik göstergesidir.
Akşener ne demişti?
Akşener, dünkü küme toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş’a yönelik, “Edirne’deki, en büyük hesabı İmralı’dakine verecek” tabirine karşılık vermişti.
Akşener, “Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, geçen hafta, yargı süreci devam eden Selahattin Demirtaş’ı, gitti, teröristbaşı Abdullah Öcalan’a şikayet etti. Dedi ki; “Edirne’deki, en büyük hesabı, İmralı’dakine verecek.” Rezalete bakar mısınız? Türk yargısının düşürüldüğü şu duruma bir bakar mısınız? Neymiş, en büyük hesabı, İmralı’daki kesecekmiş… Yazıklar olsun. Sayın Erdoğan, seni şimdiden uyarıyorum; Şayet dilek ettiğin hesabı kesmesi için, “İmralı’dakini”, İmralı’dan çıkarmanın peşindeysen, orada duracaksın. Sakın ha. Yapma. Seçim kazanmak için, bu biçimde bir berbatlığı, bu memlekete yapmaya kalkma. Tahminen küçük ortağını ikna edebilirsin, lakin bu biçimde bir ahmaklığa yeltenirsen, karşında bizi bulursun” tabirlerini kullanmıştı.
Alıntıdır
AK Parti Sözcüsü Çelik, GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener’in dünkü küme toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik sarf ettiği “İmralı’dakini çıkarmanın peşindeysen orada duracaksın” kelamlarına reaksiyon gösterdi.
Çelik, bu sözleri kınadıklarını belirterek, kabul edilemez olduğunu tabir etti.
“Teröristbaşının mahpustan çıkarılacağını söylemek iftira siyasetidir” diyen Çelik, şu sözleri kullandı:
Bu yaklaşım her türlü siyasi pahanın çiğnenmesi demektir. bu türlü hem Cumhurbaşkanlığı makamına tıpkı vakitte Türk adaletine iftira atmak bir siyaset yapma biçimi değildir.
Cumhurbaşkanımız gerek başbakanlığı devrinde gerekse artık devletimizin başı olarak teröre karşı en kuvvetli uğraşın verilmesinin ardındaki iradedir. İnsanlığın ve milletimizin düşmanı teröre karşı en kuvvetli ve odunsuz uğraş Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sürmektedir.
Sn Akşener’in “teröristbaşının özgür bırakılacağını” tez edip, akabinde Cumhurbaşkanımıza ve Cumhur ittifakına saldırması ise siyasi iftiradan diğer birşey değildir. Devletin başına bu türlü iftira atmak, en temel siyasi ahlak unsurlarına karşıttır.
Herkes Cumhurbaşkanımızın terörle çaba iradesinin, ne teröre ne de teröristlerin başlarına geçit vermeyeceğini bilir. Cumhur ittifakı bu bu hususta tavizsizdir. Bunun haricinde birşeyi tez etmek yalnızca ve yalnızca siyasi iftiradır.
Muhalefet, Türkiye gündemini temelsiz argümanlarla işgal etmeye son vermeli, Terörle çaba namına bir ciddiyet gösterecekse evvela sağını solunu denetim etmelidir. İttifaklarında PKK/PYD/YPG’nin terör örgütü olduğunu kabul etmeyen kaç kişi var yeterli saymalıdırlar.
Temelsiz savlar yaymak, olmayan birşeyden varmış üzere bahsetmek yalnızca terör örgütünün kara propagandasına gereç sağlamaya fayda. Bu da terörle uğraş konusunda basiretsizlik göstergesidir.
Akşener ne demişti?
Akşener, dünkü küme toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş’a yönelik, “Edirne’deki, en büyük hesabı İmralı’dakine verecek” tabirine karşılık vermişti.
Akşener, “Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, geçen hafta, yargı süreci devam eden Selahattin Demirtaş’ı, gitti, teröristbaşı Abdullah Öcalan’a şikayet etti. Dedi ki; “Edirne’deki, en büyük hesabı, İmralı’dakine verecek.” Rezalete bakar mısınız? Türk yargısının düşürüldüğü şu duruma bir bakar mısınız? Neymiş, en büyük hesabı, İmralı’daki kesecekmiş… Yazıklar olsun. Sayın Erdoğan, seni şimdiden uyarıyorum; Şayet dilek ettiğin hesabı kesmesi için, “İmralı’dakini”, İmralı’dan çıkarmanın peşindeysen, orada duracaksın. Sakın ha. Yapma. Seçim kazanmak için, bu biçimde bir berbatlığı, bu memlekete yapmaya kalkma. Tahminen küçük ortağını ikna edebilirsin, lakin bu biçimde bir ahmaklığa yeltenirsen, karşında bizi bulursun” tabirlerini kullanmıştı.
Alıntıdır