Yiyecek arayışındaki yaban hayvanları amaç haline geliyor
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaban Hayvanları Müdafaa Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, kış aylarında yiyecek bulmak için yerleşim yerlerine kadar inen yaban hayvanlarının birfazlaca tehlikeyle karşı karşıya kaldığını belirtti.
Prof. Dr. Aslan, AA muhabirine, Türkiye’deki sulak alanların varlığı ile öbür coğrafik etkenlerin yaban hayatındaki çeşitliliği etkilediğini söylemiş oldu.
Bu yıl dağlara fazlaca fazla kar yağdığı için yiyecek bulmakta zorlanan yaban hayvanlarının yerleşim yerlerinin yakınlarına kadar indiğini tabir eden Aslan, bu hayvanların beşerlerle temas halinde olmasının onlar açısından tehlike oluşturduğunu belirtti.
“Bu yıl 13 puhuyu tedavi ettik”
Hayvanların hem trafik kazalarıyla hayatını kaybettiğini birebir vakitte kaçak avcıların amacı olduğunu lisana getiren Aslan, şöyleki konuştu:
“bu vakitte puhu üzere yırtıcılar, beslenmek için metruk yapılara konuyor. Evvelki senelerda merkezimize ortalama 3 yaralı puhu getirilirken bu yıl 13 puhuyu tedavi ettik. Puhular ağır kar yağışıyla birlikte yerleşim yerlerine daha epey gelmeye başladı. Bu niçinle puhuların yaşadığı alanların korunması gerekir. Yerleşim yerlerine yakın bölgelerde görülen yaban hayvanlarının korunması için birtakım tedbirler alınmalı. Bu yıl trafik kazalarına bağlı domuz, 3 ayı, porsuk, vaşak ve tilki üzere hayvanlar yaralı olarak merkezimize getirildi.”
Yaban hayvanlarının bulunduğu bölgelere şoförler için uyarıcı levhaların konulmasını isteyen Aslan, hayvanların geldiği çöplüklerin ıslah edilmesi, yiyeceklerin de yerleşim yerlerine yakın bölgelere değil, doğal hayat alanlarına yakın noktalara bırakılması gerektiğini kaydetti.
“Vatandaşlarımız dikkatli ve hassas olmalı”
Hayvanlar için yiyecek ve güvenliğin hayli değerli olduğuna dikkati çeken Aslan, “Gıdanın olduğu bölgelere hamle eder, inançlı bölgeye yerleşirler. Onlar için inançlı bölgeler oluşturmak gerek. Bu yıl yaban hayvanlarında donma ve trafik kazalarına bağlı mevt ve faydalanmalar epeyce oldu. niçini ani iklim değişiklikleri. Hayvanlar bu duruma hazırlıksız yakalanıyor.” tabirlerini kullandı.
Aslan, yaban hayatının korunması için lokal önlemlerin alınarak, bu kapsamda acil aksiyon planlarının hazırlanmasının da yaban hayatının gelişmesine katkı sunacağının altını çizdi.
Vatandaşlara da yaban hayvanlarına karşı dikkatli olmaları konusunda ihtarlarda bulunan Aslan, şu biçimde devam etti:
“Yaban hayvanları, iklim, coğrafik değişimler üzere kimi çevresel faktörlerden etkilenmektedir. Bu durumdan en hayli olumsuz etkilenenler, tipi tehlikede olan, popülasyonu az kalmış hayvanlardır. Vaşak, dikkuyruk, yaban keçisi, porsuk, sakallı akbaba üzere tipler buna örnek gösterilebilir. Vatandaşlarımız bu hayvanlar konusunda dikkatli ve hassas olmak zorunda. Yaban hayvanlarının inebileceği aşikâr noktalar var, bu bölgelere sahipsiz sokak köpekleri bırakılmamalı. Aksi takdirde ekolojik dengeyi bozarak kuşaklarının tükenmesine yol açmış olacağız. Bu bölgelerde istikrarlar korunmalı.”
AA / Mesut Varol – Şimdiki
Alıntıdır
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaban Hayvanları Müdafaa Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, kış aylarında yiyecek bulmak için yerleşim yerlerine kadar inen yaban hayvanlarının birfazlaca tehlikeyle karşı karşıya kaldığını belirtti.
Prof. Dr. Aslan, AA muhabirine, Türkiye’deki sulak alanların varlığı ile öbür coğrafik etkenlerin yaban hayatındaki çeşitliliği etkilediğini söylemiş oldu.
Bu yıl dağlara fazlaca fazla kar yağdığı için yiyecek bulmakta zorlanan yaban hayvanlarının yerleşim yerlerinin yakınlarına kadar indiğini tabir eden Aslan, bu hayvanların beşerlerle temas halinde olmasının onlar açısından tehlike oluşturduğunu belirtti.
“Bu yıl 13 puhuyu tedavi ettik”
Hayvanların hem trafik kazalarıyla hayatını kaybettiğini birebir vakitte kaçak avcıların amacı olduğunu lisana getiren Aslan, şöyleki konuştu:
“bu vakitte puhu üzere yırtıcılar, beslenmek için metruk yapılara konuyor. Evvelki senelerda merkezimize ortalama 3 yaralı puhu getirilirken bu yıl 13 puhuyu tedavi ettik. Puhular ağır kar yağışıyla birlikte yerleşim yerlerine daha epey gelmeye başladı. Bu niçinle puhuların yaşadığı alanların korunması gerekir. Yerleşim yerlerine yakın bölgelerde görülen yaban hayvanlarının korunması için birtakım tedbirler alınmalı. Bu yıl trafik kazalarına bağlı domuz, 3 ayı, porsuk, vaşak ve tilki üzere hayvanlar yaralı olarak merkezimize getirildi.”
Yaban hayvanlarının bulunduğu bölgelere şoförler için uyarıcı levhaların konulmasını isteyen Aslan, hayvanların geldiği çöplüklerin ıslah edilmesi, yiyeceklerin de yerleşim yerlerine yakın bölgelere değil, doğal hayat alanlarına yakın noktalara bırakılması gerektiğini kaydetti.
“Vatandaşlarımız dikkatli ve hassas olmalı”
Hayvanlar için yiyecek ve güvenliğin hayli değerli olduğuna dikkati çeken Aslan, “Gıdanın olduğu bölgelere hamle eder, inançlı bölgeye yerleşirler. Onlar için inançlı bölgeler oluşturmak gerek. Bu yıl yaban hayvanlarında donma ve trafik kazalarına bağlı mevt ve faydalanmalar epeyce oldu. niçini ani iklim değişiklikleri. Hayvanlar bu duruma hazırlıksız yakalanıyor.” tabirlerini kullandı.
Aslan, yaban hayatının korunması için lokal önlemlerin alınarak, bu kapsamda acil aksiyon planlarının hazırlanmasının da yaban hayatının gelişmesine katkı sunacağının altını çizdi.
Vatandaşlara da yaban hayvanlarına karşı dikkatli olmaları konusunda ihtarlarda bulunan Aslan, şu biçimde devam etti:
“Yaban hayvanları, iklim, coğrafik değişimler üzere kimi çevresel faktörlerden etkilenmektedir. Bu durumdan en hayli olumsuz etkilenenler, tipi tehlikede olan, popülasyonu az kalmış hayvanlardır. Vaşak, dikkuyruk, yaban keçisi, porsuk, sakallı akbaba üzere tipler buna örnek gösterilebilir. Vatandaşlarımız bu hayvanlar konusunda dikkatli ve hassas olmak zorunda. Yaban hayvanlarının inebileceği aşikâr noktalar var, bu bölgelere sahipsiz sokak köpekleri bırakılmamalı. Aksi takdirde ekolojik dengeyi bozarak kuşaklarının tükenmesine yol açmış olacağız. Bu bölgelerde istikrarlar korunmalı.”
AA / Mesut Varol – Şimdiki
Alıntıdır