Nedim Şener: Amerika’ya karşılığı MİT verdi
Hürriyet gazetesi muharriri Nedim Şener, ‘Amerika’ya yanıtı MİT verdi’ başlıklı yazısında Türkiye – ABD münasebetlerine ve ABD’nin bölgedeki ataklarına dair değerlendirmelerde bulundu.
Şener, kelamlarına “Amerikan Merkez Kuvvetler Kumandanı General Kenneth McKenzie, 10 Eylül günü Suriye’nin kuzeyindeki PKK/YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG)’nin kelamda kumandanı ‘Mazlum Kobani’ kod isimli Ferhat Abdi Şahin ile görüşmesinde Suriye’de kalmaya ve terör örgütüne dayanak vermeye devam edeceklerini söylemiş oldu” diye başladı.
Akabinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın Birleşmiş Milletler Toplantısı için gittiği ABD’de CBS televizyonuna verdiği röportaja ve Türkiye’ye dönüşte yaptığı açıklamalara değinen Şener, şunları kaydetti:
“Erdoğan, ‘ABD, NATO ülkesidir. Biz, NATO ülkesiyiz. NATO’da dayanışma içerisinde olmamız gerekirken terör örgütleri buralardan bu cins takviyeleri almamalı. Amerika, bölgedeki PKK, PYD, YPG üzere terör örgütleriyle birlikte mi hareket edecek yoksa NATO’da birlikte olduğu dostuyla, Türkiye’yle mi hareket edecek? Bunun sonucunı vermesi lazım’ dedi.
‘170 milyon dolar yardım sonucu’
Evet, bu biçimde dedi ancak Amerika Birleşik Devletleri, terör örgütü PKK/YPG’ye takviyeden vazgeçmeyeceğini gösterdi. Gelen haberlere göre, Amerikan idaresinin PKK/YPG terör örgütüne 170 milyon dolar yardım sonucu aldığı belirtildi. Ayrıyeten, PKK’nın denetimindeki Suriye Demokratik Meclisi (SDM) Eş Lideri İlham Ahmed’in ortasında olduğu 5 kişilik küme, Biden’ın takımından isimlerle görüştü.
Afganistan’dan kaçarcasına çekilen Biden idaresi, Suriye’deki 900 civarındaki askeri varlığını korumak yanında, kullandığı terör örgütü PKK/YPG’ye dayanak olmaktan vazgeçmiyor. Gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerek Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın açıklamaları, Türkiye’nin, Amerika’nın PKK/YPG terör örgütüne verdiği takviyeye sessiz kalmayacağını gösteriyor.
‘Suriye’de nokta operasyon’
PKK’nın üst seviye yöneticilerine yönelik Irak topraklarındaki operasyonların, PKK/YPG denetimi altındaki Suriye topraklarında da sürdürüleceğine dair kıymetli bir gelişme yaşandı.
Gerçekten, Amerika’nın terör örgütüne dayanağına karşılık en tesirli karşılık, dün Ulusal İstihbarat Teşkilatı tarafınca verildi. PKK/YPG denetimindeki Suriye’nin Kamışlı bölgesinde nokta operasyonla, INTERPOL Kırmızı Bülten ve Terörden Arananlar Listesi’nde Kırmızı Kategori ile aranan PKK Merkez Komite Üyesi ‘Haydar Varto’ kod isimli Engin Karaaslan’ı öldürdü.
MİT’in alandaki casusları aracılığıyla Kamışlı merkezli faaliyet gösterdiği tespit edilen Engin Karaaslan, Kamışlı-Haseke anayolu üzerinde Eli Fero mevkisinde SİHA operasyonu ile etkisiz hale getirildi. Amerikan Merkez Kuvvetler Kumandanı General Kenneth McKenzie, 10 Eylül günü Suriye’de ‘Mazlum Kobani’ kod isimli PKK’lı Ferhat Abdi Şahin’i ziyaret etti.
‘MİT, Irak ve Suriye’de 55 teröristi öldürdü’
Amerika’nın tüm silah ve maddi yardımına, teknik takviyesine karşın Ulusal İstihbarat Teşkilatı, 2018’den bu yana Irak ve Suriye’de toplam 55 üst seviye PKK/YPG üyesi teröristi etkisiz hale getirdi. Teröristlerin 50’si Irak, 5’i ise Suriye toprakları içerisinde öldürüldü.
‘Suriye’de öldürülen en üst seviye PKK’lı’
MİT’in yaptığı bu operasyonun bir özelliği daha var: Engin Karaaslan’ın, MİT tarafınca Suriye topraklarında bugüne kadar öldürülen en üst seviye terör örgütü üyesi olması. PKK’ya 1980’li senelerda katılan Engin Karaaslan, 1990’lı senelerda Suriye’nin başşehri Şam’da örgüt elebaşı Öcalan’ın şahsen eğittiği teröristlerden birisiydi.
Öldürülen Karaaslan’ın, 2000’li senelerda ise PKK Ermenistan temsilciliği yaptığı ve örgütün çatı yapılanması KCK’da kelamda ‘Adalet Divanı üyesi’ olarak nazaranv yaptığı biliniyor.
2019 yılından bu yana Suriye’de bulunan Karaaslan, en son PKK’nın Suriye’deki en üst yürütme organı PKK ‘Suriye Sekreteryası üyesi’ ve PKK/KCK ‘Suriye Genel Sıhhat sorumlusu’ olarak nazaranv yapıyordu. Terörist Karaaslan, Tunceli, Amanos ve Kandil’de üst seviye yöneticilik yaptı ve fazlaca sayıda aksiyonun planlamasını şahsen yaptı.
‘Suriye de inançlı değil’
MİT’in nokta operasyonlarıyla Irak’ta 50 üst seviye yöneticisini kaybeden PKK terör örgütü, 5 yöneticisinin öldürüldüğü Suriye topraklarında denetim ettiği alanlarda da inançta değil. Hakikaten, son operasyonla bir arada örgütte var olan paniğin büyüdüğü, elebaşı pozisyonunda olanların tam bir sessizliğe büründüğü bildiriliyor.
Ne Amerika Birleşik Devletleri’nin teklifiyle ‘Suriye Demokratik Güçleri (SDG)’ ismini alması, ne emperyalist Amerika’nın hamiliği, yardım ve dayanaklarının PKK/YPG’yi kaçınılmaz sondan kurtarmayacağını tüm dünya bakılırsacek.
Kelamda NATO müttefiki Amerika’nın verdiği silahları Türkiye’ye karşı kullanan terör örgütü biterken, kendisini kelamda ‘demokrasi, hukuk, insan hakları’ temsilcisi ilan eden Amerika’nın maskesi de düşecek.”
Alıntıdır
Hürriyet gazetesi muharriri Nedim Şener, ‘Amerika’ya yanıtı MİT verdi’ başlıklı yazısında Türkiye – ABD münasebetlerine ve ABD’nin bölgedeki ataklarına dair değerlendirmelerde bulundu.
Şener, kelamlarına “Amerikan Merkez Kuvvetler Kumandanı General Kenneth McKenzie, 10 Eylül günü Suriye’nin kuzeyindeki PKK/YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG)’nin kelamda kumandanı ‘Mazlum Kobani’ kod isimli Ferhat Abdi Şahin ile görüşmesinde Suriye’de kalmaya ve terör örgütüne dayanak vermeye devam edeceklerini söylemiş oldu” diye başladı.
Akabinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın Birleşmiş Milletler Toplantısı için gittiği ABD’de CBS televizyonuna verdiği röportaja ve Türkiye’ye dönüşte yaptığı açıklamalara değinen Şener, şunları kaydetti:
“Erdoğan, ‘ABD, NATO ülkesidir. Biz, NATO ülkesiyiz. NATO’da dayanışma içerisinde olmamız gerekirken terör örgütleri buralardan bu cins takviyeleri almamalı. Amerika, bölgedeki PKK, PYD, YPG üzere terör örgütleriyle birlikte mi hareket edecek yoksa NATO’da birlikte olduğu dostuyla, Türkiye’yle mi hareket edecek? Bunun sonucunı vermesi lazım’ dedi.
‘170 milyon dolar yardım sonucu’
Evet, bu biçimde dedi ancak Amerika Birleşik Devletleri, terör örgütü PKK/YPG’ye takviyeden vazgeçmeyeceğini gösterdi. Gelen haberlere göre, Amerikan idaresinin PKK/YPG terör örgütüne 170 milyon dolar yardım sonucu aldığı belirtildi. Ayrıyeten, PKK’nın denetimindeki Suriye Demokratik Meclisi (SDM) Eş Lideri İlham Ahmed’in ortasında olduğu 5 kişilik küme, Biden’ın takımından isimlerle görüştü.
Afganistan’dan kaçarcasına çekilen Biden idaresi, Suriye’deki 900 civarındaki askeri varlığını korumak yanında, kullandığı terör örgütü PKK/YPG’ye dayanak olmaktan vazgeçmiyor. Gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerek Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın açıklamaları, Türkiye’nin, Amerika’nın PKK/YPG terör örgütüne verdiği takviyeye sessiz kalmayacağını gösteriyor.
‘Suriye’de nokta operasyon’
PKK’nın üst seviye yöneticilerine yönelik Irak topraklarındaki operasyonların, PKK/YPG denetimi altındaki Suriye topraklarında da sürdürüleceğine dair kıymetli bir gelişme yaşandı.
Gerçekten, Amerika’nın terör örgütüne dayanağına karşılık en tesirli karşılık, dün Ulusal İstihbarat Teşkilatı tarafınca verildi. PKK/YPG denetimindeki Suriye’nin Kamışlı bölgesinde nokta operasyonla, INTERPOL Kırmızı Bülten ve Terörden Arananlar Listesi’nde Kırmızı Kategori ile aranan PKK Merkez Komite Üyesi ‘Haydar Varto’ kod isimli Engin Karaaslan’ı öldürdü.
MİT’in alandaki casusları aracılığıyla Kamışlı merkezli faaliyet gösterdiği tespit edilen Engin Karaaslan, Kamışlı-Haseke anayolu üzerinde Eli Fero mevkisinde SİHA operasyonu ile etkisiz hale getirildi. Amerikan Merkez Kuvvetler Kumandanı General Kenneth McKenzie, 10 Eylül günü Suriye’de ‘Mazlum Kobani’ kod isimli PKK’lı Ferhat Abdi Şahin’i ziyaret etti.
‘MİT, Irak ve Suriye’de 55 teröristi öldürdü’
Amerika’nın tüm silah ve maddi yardımına, teknik takviyesine karşın Ulusal İstihbarat Teşkilatı, 2018’den bu yana Irak ve Suriye’de toplam 55 üst seviye PKK/YPG üyesi teröristi etkisiz hale getirdi. Teröristlerin 50’si Irak, 5’i ise Suriye toprakları içerisinde öldürüldü.
‘Suriye’de öldürülen en üst seviye PKK’lı’
MİT’in yaptığı bu operasyonun bir özelliği daha var: Engin Karaaslan’ın, MİT tarafınca Suriye topraklarında bugüne kadar öldürülen en üst seviye terör örgütü üyesi olması. PKK’ya 1980’li senelerda katılan Engin Karaaslan, 1990’lı senelerda Suriye’nin başşehri Şam’da örgüt elebaşı Öcalan’ın şahsen eğittiği teröristlerden birisiydi.
Öldürülen Karaaslan’ın, 2000’li senelerda ise PKK Ermenistan temsilciliği yaptığı ve örgütün çatı yapılanması KCK’da kelamda ‘Adalet Divanı üyesi’ olarak nazaranv yaptığı biliniyor.
2019 yılından bu yana Suriye’de bulunan Karaaslan, en son PKK’nın Suriye’deki en üst yürütme organı PKK ‘Suriye Sekreteryası üyesi’ ve PKK/KCK ‘Suriye Genel Sıhhat sorumlusu’ olarak nazaranv yapıyordu. Terörist Karaaslan, Tunceli, Amanos ve Kandil’de üst seviye yöneticilik yaptı ve fazlaca sayıda aksiyonun planlamasını şahsen yaptı.
‘Suriye de inançlı değil’
MİT’in nokta operasyonlarıyla Irak’ta 50 üst seviye yöneticisini kaybeden PKK terör örgütü, 5 yöneticisinin öldürüldüğü Suriye topraklarında denetim ettiği alanlarda da inançta değil. Hakikaten, son operasyonla bir arada örgütte var olan paniğin büyüdüğü, elebaşı pozisyonunda olanların tam bir sessizliğe büründüğü bildiriliyor.
Ne Amerika Birleşik Devletleri’nin teklifiyle ‘Suriye Demokratik Güçleri (SDG)’ ismini alması, ne emperyalist Amerika’nın hamiliği, yardım ve dayanaklarının PKK/YPG’yi kaçınılmaz sondan kurtarmayacağını tüm dünya bakılırsacek.
Kelamda NATO müttefiki Amerika’nın verdiği silahları Türkiye’ye karşı kullanan terör örgütü biterken, kendisini kelamda ‘demokrasi, hukuk, insan hakları’ temsilcisi ilan eden Amerika’nın maskesi de düşecek.”
Alıntıdır