Beykozlu
New member
“13. Bakanlar Konferansına yalnızca dört hafta kala müzakerelerde son aşamaya giriliyor. Başkan, “MC13'te nelerin başarılabileceğine odaklanmanın ve aynı zamanda MC14'te daha somut bir sonucun önünü açmanın zamanı geldi” dedi. Örgütün en yüksek karar alma organı olan DTÖ bakanlar konferansları genellikle iki yılda bir yapılır.
DTÖ üyelerinin katılımına yardımcı olacak bir “araç”
30 Ocak'taki toplantıda Başkan, 27 Ocak'ta tüm DTÖ üyelerine dağıtılan beş sayfalık taslak metni sundu. Kendisi, bunun üyelerin müzakere teklifleri ve müdahalelerinin yanı sıra çeşitli formatlardaki son istişarelere dayandığını açıkladı. Müzakere pozisyonları birçok konuda büyük ölçüde farklılaşmaya devam ederken, taslağın aralarında “hassas bir denge” kurmayı ve devam eden müzakerelerin durumunu “mümkün olduğunca sadık bir şekilde” yansıtmayı hedeflediğini söyledi.
“Bu sadece bir başlangıç noktası; birbirinizle bağlantı kurmanıza yardımcı olacak bir araç” dedi başkan.
Tarımsal ticarete ilişkin DTÖ müzakereleri, Tarım Anlaşması'nın 20. Maddesi uyarınca 2000 yılında başlamıştır. 2015 ve 2013'teki bakanlar konferansları bazı sonuçlar verirken, 2022'deki son konferansta bakanlar daha geniş bir paketin parçası olarak gıda güvenliğine ilişkin bir deklarasyon ve gıda yardımına ilişkin bir karar üzerinde anlaştılar. Ancak müzakerecilerin hâlâ müzakere gündemindeki çözülmemiş birçok konu üzerinde anlaşmaya varmaları gerekiyor.
Bir “yön duygusu”
Başkan, ön hazırlık bölümünün taslak metnin genel Haberin Detaylarıını sağladığını ve büyük ölçüde Gıda Güvensizliğine Acil Müdahaleye İlişkin Bakanlar Bildirgesi'nde MC12'de mutabakata varılan dile dayandığını söyledi. Bu bölüm aynı zamanda müzakerelerin devamına da yön vermektedir.
Başkan, taslak metnin ilk “operasyonel” paragraflarının genel ve kesişen konuların yanı sıra belirli müzakere temalarına tam olarak uymayan konuları ele aldığını söyledi.
Metin ayrıca tarımsal üretim ve ticaretin gıda güvenliğinin sağlanmasındaki tamamlayıcı rolünü yeniden teyit ediyor ve bunun doğrudan bir sonucu olarak, En Az Gelişmiş Ülkeler (EAGÜ'ler) ve Net Gıda İthalatçısı Gelişmekte Olan Ülkeler (NFIDC'ler) tarafından kendi iç tüketimleri için ithal edilen gıdaların olası muafiyetini içeriyor. ihracat kısıtlamaları haline geldi.
Metin aynı zamanda gelişmekte olan ülkeler için özel ve farklı muamelenin önemini yineliyor ve en az gelişmiş ülkelerin müzakerelerde üzerinde anlaşmaya varılacak tarımsal yardımların azaltılmasına yönelik gelecekteki taahhütlerden muaf tutulma olasılığını da içeriyor.
Taslak metin aynı zamanda üyelerin tarımla ilgili tüm konulardaki görüşlerini özetleyen gerçeklere dayalı bir rapora da atıfta bulunuyor ve başkan bunun yakında yayınlanacağını söyledi. Metin, üyelerin, baharda değerli zamanlarını kaybetmemek için, yapılan çalışmalara ve gelecekteki sunumlara dayanarak, MC13'ten sonra müzakereleri aktif olarak sürdürmeyi taahhüt etmelerini öneriyor.
Mükemmel müzakere konuları
Taslak metnin sonraki bölümlerinde gıda ve tarım alanındaki yedi müzakere konusuna olası yaklaşımlar özetleniyor. Bunlar arasında tarım sektörüne yurt içi destek; tarımsal pazarlara erişim; gelişmekte olan ülkelerin ithalat hacimlerinde ani bir artış veya fiyatlarda düşüş olması durumunda tarifeleri geçici olarak artırmasına olanak tanıyacak yeni bir “özel koruma mekanizması” (SSM) önerisi; Gıda ihracatı kısıtlamaları; İhracat sübvansiyonları olarak görülen önlemleri içeren “ihracat rekabeti”; Pamuk; ve gıda güvenliği için gelişmekte olan ülkelerin kamu stoklama programları kapsamında hükümetin belirlediği fiyatlarla gıdanın satın alınması.
Başkan, yurt içi desteğin birçok üye için en önemli ve hassas konu olmaya devam ettiğini vurguladı. Bu konuda aralarındaki pek çok anlaşmazlık göz önüne alındığında, metin, DTÖ üyelerinin MC14'e göre “yöntemler” üzerinde anlaşmasını öngörüyor; müzakerecilerin jargonunda bu, azaltım taahhütleri ve onlara yönelik istisnalara ilişkin formüller anlamına geliyor. Üyelerden reforma dahil edilecek destek biçimlerini ve hangi azaltım taahhütlerinin uygulanacağını belirlemelerini istedi.
Piyasaya erişimin iyileştirilmesi alanında metin, farklı müzakere konuları arasında dengeyi korumak amacıyla üyelerin MC14'ün “yöntemleri” üzerinde anlaşmaya varmalarını bir kez daha önermektedir. Bununla birlikte, üyelerin MC14'ün pazara erişim ve diğer konularda gerçekçi olarak neler başarabileceğine ilişkin farklı görüşlerini de kabul etmektedir. Metin ayrıca, pazar erişimine ilişkin gelecekteki çalışmalar için üyeler tarafından önerilen belirli unsurların altını çiziyor ve bilinçli tartışmalara olanak sağlamak için üyelerin teknik katılımının önemini vurguluyor.
Başkan, “özel bir koruma mekanizması” müzakere etme yetkisini hatırlattı ve üyelerin, bu alandaki ilerlemenin tarım ürünlerine yönelik pazar erişimindeki iyileştirmelerle bağlantılı olup olmadığı konusunda fikir ayrılığının devam ettiğini kaydetti. Burada da metin, üyelerin MC14'ün “yöntemleri” üzerinde mutabakata varmasını şart koşuyor.
Başkan, gıda ihracatı kısıtlamaları konusunda, bu alanda şeffaflığın ve öngörülebilirliğin nasıl geliştirilebileceği konusunda müzakere organında geçen yıl yapılan tartışmaların özünü yakalamaya çalıştığını söyledi. Metin aynı zamanda bazı üyeler tarafından MC13 sonrası çalışmada ele alınması önerilen ve masadaki önerilere dayanan bir dizi unsuru da içermektedir.
Başkan, geçen yıl müzakere forumunda ihracat rekabeti konusunun çok az tartışıldığını ve düzenli Tarım Komitesinde bu konu üzerinde daha fazla çalışma yapıldığını vurguladı.
Metin, üyelerin hem ihracat kısıtlamaları hem de ihracat rekabeti konusundaki çalışmalarına devam etme niyetini yineliyor ve MC14'e kadar somut ilerleme elde etmek için bir zaman çizelgesi öneriyor.
Pamuk konusunda Başkan, hem ticaret hem de kalkınma yönlerini dikkate alarak pamuk konusunda ilerleme kaydedilmesi gerektiğini vurguladı. Metin, bakanların 20 yıl önce pamuğu tarım müzakerelerinde iddialı, hızlı ve somut bir şekilde ele alma konusundaki kararlılığını yeniden doğruluyor. Daha spesifik olarak, genel yurt içi destek hedefi ile tutarlı olarak, MC14'e kadar pamuğa yönelik ticareti bozucu yurt içi desteği önemli ölçüde azaltmak amacıyla “yöntemler” üzerinde anlaşmaya varılması için bir zaman çizelgesi önermektedir.
Başkan, müzakerecilerin en büyük zorluğun bazı gelişmekte olan ülkelerin DTÖ kuralları kapsamında kamu stoklama programları kapsamında gıda satın alırken karşılaştıkları zorluklara “kalıcı bir çözüm” bulmak olduğunu gördüklerini söyledi. Gelişmekte olan çok sayıda ülke, JOB/AG/229'daki Mayıs 2022 önerilerine dayanarak bu alanda bir çözüme desteklerini ifade ederken, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan diğer ülkeler, bu önerinin mevcut haliyle ilgili güçlü çekincelere sahiptir. Üyelerin bu konuyu yurt içi destek konusuna paralel olarak ele almaları.
Başkan bu alanda metnin iki seçeneğe yer verdiğini açıkladı. Bunlardan ilki, hâlâ ekte müzakere edilecek bir metne dayalı kalıcı bir çözümün benimsenmesi çağrısında bulunuyor. İkinci seçenek, MC14 aracılığıyla kalıcı bir çözümün kabul edilmesi ve kabul edilmesi amacıyla bu alanda daha ileri müzakereler için parametreler belirlemektir.
Üyeler, Başkan'ı metnin taslağının hazırlanmasındaki çabalarından ötürü övdü ve bunun daha sonraki tartışmalar için iyi bir temel oluşturabileceğini söylediler. Ticaret temsilcileri de toplantıda taslakla ilgili ön geri bildirimde bulundu ve birçoğu başkentlerinin bunu değerlendirmek için daha fazla zamana ihtiyacı olduğunu söyledi.
Sonraki adımlar
Başkan, 1, 2 ve 5 Şubat'ta bir dizi ilk “taslak toplantı” düzenlemeyi planladığını söyledi. DTÖ üyeleri taslak metnin her bölümü hakkında öneri sunmaya davet ediliyor.
Daha
DTÖ tarım müzakereleri, yurt içi destek, pazar erişimi, ihracat rekabeti, ihracat kısıtlamaları, pamuk, gıda güvenliği için kamu depolaması, özel koruma mekanizması ve kesişen şeffaflık sorunu gibi çeşitli konuları kapsıyor.
DTÖ tarım müzakereleri hakkında daha fazla bilgi: DTÖ | Tarım – müzakereler
DTÖ'nün tarımsal müzakere terimleri sözlüğüne şu bağlantıdan ulaşabilirsiniz: DTÖ | Konuya göre sözlük
paylaşmak
DTÖ üyelerinin katılımına yardımcı olacak bir “araç”
30 Ocak'taki toplantıda Başkan, 27 Ocak'ta tüm DTÖ üyelerine dağıtılan beş sayfalık taslak metni sundu. Kendisi, bunun üyelerin müzakere teklifleri ve müdahalelerinin yanı sıra çeşitli formatlardaki son istişarelere dayandığını açıkladı. Müzakere pozisyonları birçok konuda büyük ölçüde farklılaşmaya devam ederken, taslağın aralarında “hassas bir denge” kurmayı ve devam eden müzakerelerin durumunu “mümkün olduğunca sadık bir şekilde” yansıtmayı hedeflediğini söyledi.
“Bu sadece bir başlangıç noktası; birbirinizle bağlantı kurmanıza yardımcı olacak bir araç” dedi başkan.
Tarımsal ticarete ilişkin DTÖ müzakereleri, Tarım Anlaşması'nın 20. Maddesi uyarınca 2000 yılında başlamıştır. 2015 ve 2013'teki bakanlar konferansları bazı sonuçlar verirken, 2022'deki son konferansta bakanlar daha geniş bir paketin parçası olarak gıda güvenliğine ilişkin bir deklarasyon ve gıda yardımına ilişkin bir karar üzerinde anlaştılar. Ancak müzakerecilerin hâlâ müzakere gündemindeki çözülmemiş birçok konu üzerinde anlaşmaya varmaları gerekiyor.
Bir “yön duygusu”
Başkan, ön hazırlık bölümünün taslak metnin genel Haberin Detaylarıını sağladığını ve büyük ölçüde Gıda Güvensizliğine Acil Müdahaleye İlişkin Bakanlar Bildirgesi'nde MC12'de mutabakata varılan dile dayandığını söyledi. Bu bölüm aynı zamanda müzakerelerin devamına da yön vermektedir.
Başkan, taslak metnin ilk “operasyonel” paragraflarının genel ve kesişen konuların yanı sıra belirli müzakere temalarına tam olarak uymayan konuları ele aldığını söyledi.
Metin ayrıca tarımsal üretim ve ticaretin gıda güvenliğinin sağlanmasındaki tamamlayıcı rolünü yeniden teyit ediyor ve bunun doğrudan bir sonucu olarak, En Az Gelişmiş Ülkeler (EAGÜ'ler) ve Net Gıda İthalatçısı Gelişmekte Olan Ülkeler (NFIDC'ler) tarafından kendi iç tüketimleri için ithal edilen gıdaların olası muafiyetini içeriyor. ihracat kısıtlamaları haline geldi.
Metin aynı zamanda gelişmekte olan ülkeler için özel ve farklı muamelenin önemini yineliyor ve en az gelişmiş ülkelerin müzakerelerde üzerinde anlaşmaya varılacak tarımsal yardımların azaltılmasına yönelik gelecekteki taahhütlerden muaf tutulma olasılığını da içeriyor.
Taslak metin aynı zamanda üyelerin tarımla ilgili tüm konulardaki görüşlerini özetleyen gerçeklere dayalı bir rapora da atıfta bulunuyor ve başkan bunun yakında yayınlanacağını söyledi. Metin, üyelerin, baharda değerli zamanlarını kaybetmemek için, yapılan çalışmalara ve gelecekteki sunumlara dayanarak, MC13'ten sonra müzakereleri aktif olarak sürdürmeyi taahhüt etmelerini öneriyor.
Mükemmel müzakere konuları
Taslak metnin sonraki bölümlerinde gıda ve tarım alanındaki yedi müzakere konusuna olası yaklaşımlar özetleniyor. Bunlar arasında tarım sektörüne yurt içi destek; tarımsal pazarlara erişim; gelişmekte olan ülkelerin ithalat hacimlerinde ani bir artış veya fiyatlarda düşüş olması durumunda tarifeleri geçici olarak artırmasına olanak tanıyacak yeni bir “özel koruma mekanizması” (SSM) önerisi; Gıda ihracatı kısıtlamaları; İhracat sübvansiyonları olarak görülen önlemleri içeren “ihracat rekabeti”; Pamuk; ve gıda güvenliği için gelişmekte olan ülkelerin kamu stoklama programları kapsamında hükümetin belirlediği fiyatlarla gıdanın satın alınması.
Başkan, yurt içi desteğin birçok üye için en önemli ve hassas konu olmaya devam ettiğini vurguladı. Bu konuda aralarındaki pek çok anlaşmazlık göz önüne alındığında, metin, DTÖ üyelerinin MC14'e göre “yöntemler” üzerinde anlaşmasını öngörüyor; müzakerecilerin jargonunda bu, azaltım taahhütleri ve onlara yönelik istisnalara ilişkin formüller anlamına geliyor. Üyelerden reforma dahil edilecek destek biçimlerini ve hangi azaltım taahhütlerinin uygulanacağını belirlemelerini istedi.
Piyasaya erişimin iyileştirilmesi alanında metin, farklı müzakere konuları arasında dengeyi korumak amacıyla üyelerin MC14'ün “yöntemleri” üzerinde anlaşmaya varmalarını bir kez daha önermektedir. Bununla birlikte, üyelerin MC14'ün pazara erişim ve diğer konularda gerçekçi olarak neler başarabileceğine ilişkin farklı görüşlerini de kabul etmektedir. Metin ayrıca, pazar erişimine ilişkin gelecekteki çalışmalar için üyeler tarafından önerilen belirli unsurların altını çiziyor ve bilinçli tartışmalara olanak sağlamak için üyelerin teknik katılımının önemini vurguluyor.
Başkan, “özel bir koruma mekanizması” müzakere etme yetkisini hatırlattı ve üyelerin, bu alandaki ilerlemenin tarım ürünlerine yönelik pazar erişimindeki iyileştirmelerle bağlantılı olup olmadığı konusunda fikir ayrılığının devam ettiğini kaydetti. Burada da metin, üyelerin MC14'ün “yöntemleri” üzerinde mutabakata varmasını şart koşuyor.
Başkan, gıda ihracatı kısıtlamaları konusunda, bu alanda şeffaflığın ve öngörülebilirliğin nasıl geliştirilebileceği konusunda müzakere organında geçen yıl yapılan tartışmaların özünü yakalamaya çalıştığını söyledi. Metin aynı zamanda bazı üyeler tarafından MC13 sonrası çalışmada ele alınması önerilen ve masadaki önerilere dayanan bir dizi unsuru da içermektedir.
Başkan, geçen yıl müzakere forumunda ihracat rekabeti konusunun çok az tartışıldığını ve düzenli Tarım Komitesinde bu konu üzerinde daha fazla çalışma yapıldığını vurguladı.
Metin, üyelerin hem ihracat kısıtlamaları hem de ihracat rekabeti konusundaki çalışmalarına devam etme niyetini yineliyor ve MC14'e kadar somut ilerleme elde etmek için bir zaman çizelgesi öneriyor.
Pamuk konusunda Başkan, hem ticaret hem de kalkınma yönlerini dikkate alarak pamuk konusunda ilerleme kaydedilmesi gerektiğini vurguladı. Metin, bakanların 20 yıl önce pamuğu tarım müzakerelerinde iddialı, hızlı ve somut bir şekilde ele alma konusundaki kararlılığını yeniden doğruluyor. Daha spesifik olarak, genel yurt içi destek hedefi ile tutarlı olarak, MC14'e kadar pamuğa yönelik ticareti bozucu yurt içi desteği önemli ölçüde azaltmak amacıyla “yöntemler” üzerinde anlaşmaya varılması için bir zaman çizelgesi önermektedir.
Başkan, müzakerecilerin en büyük zorluğun bazı gelişmekte olan ülkelerin DTÖ kuralları kapsamında kamu stoklama programları kapsamında gıda satın alırken karşılaştıkları zorluklara “kalıcı bir çözüm” bulmak olduğunu gördüklerini söyledi. Gelişmekte olan çok sayıda ülke, JOB/AG/229'daki Mayıs 2022 önerilerine dayanarak bu alanda bir çözüme desteklerini ifade ederken, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan diğer ülkeler, bu önerinin mevcut haliyle ilgili güçlü çekincelere sahiptir. Üyelerin bu konuyu yurt içi destek konusuna paralel olarak ele almaları.
Başkan bu alanda metnin iki seçeneğe yer verdiğini açıkladı. Bunlardan ilki, hâlâ ekte müzakere edilecek bir metne dayalı kalıcı bir çözümün benimsenmesi çağrısında bulunuyor. İkinci seçenek, MC14 aracılığıyla kalıcı bir çözümün kabul edilmesi ve kabul edilmesi amacıyla bu alanda daha ileri müzakereler için parametreler belirlemektir.
Üyeler, Başkan'ı metnin taslağının hazırlanmasındaki çabalarından ötürü övdü ve bunun daha sonraki tartışmalar için iyi bir temel oluşturabileceğini söylediler. Ticaret temsilcileri de toplantıda taslakla ilgili ön geri bildirimde bulundu ve birçoğu başkentlerinin bunu değerlendirmek için daha fazla zamana ihtiyacı olduğunu söyledi.
Sonraki adımlar
Başkan, 1, 2 ve 5 Şubat'ta bir dizi ilk “taslak toplantı” düzenlemeyi planladığını söyledi. DTÖ üyeleri taslak metnin her bölümü hakkında öneri sunmaya davet ediliyor.
Daha
DTÖ tarım müzakereleri, yurt içi destek, pazar erişimi, ihracat rekabeti, ihracat kısıtlamaları, pamuk, gıda güvenliği için kamu depolaması, özel koruma mekanizması ve kesişen şeffaflık sorunu gibi çeşitli konuları kapsıyor.
DTÖ tarım müzakereleri hakkında daha fazla bilgi: DTÖ | Tarım – müzakereler
DTÖ'nün tarımsal müzakere terimleri sözlüğüne şu bağlantıdan ulaşabilirsiniz: DTÖ | Konuya göre sözlük
DTÖ'nün gıda ve tarım politikasına ilişkin aylık haber özeti News Harvest'a abone olun.
paylaşmak